Ortaokul çağındaki çocukların ekran kullanım alışkanlıklarını anlamak, sadece evde gözlem yapmakla sınırlı kalmamalı. Çünkü çocuklar bazı davranış değişimlerini evde göstermeyebilir ya da okuldayken çok daha farklı tepkiler verebilir. Bu yüzden ekran kullanımının gerçekten nasıl etkiler yarattığını anlamak için öğretmenlerle kurulacak iletişim büyük bir değer taşır.
Çocuklar günün büyük bölümünü okulda geçiriyor, dolayısıyla ekran süresinin olası olumsuz etkileri çoğu zaman ilk olarak sınıf ortamında fark ediliyor. Özellikle ortaokul döneminde aşırı ekran kullanımı:
gibi belirtilere yol açabiliyor. Öğretmenler bu değişimleri erken fark eden ilk kişiler olabiliyor.
Ebeveyn ve öğretmen ortaklığı, çocuğun ekran alışkanlıklarını doğru anlamak ve düzenlemek için en güçlü adımdır. Çünkü öğretmenler:
Bu bilgiler evde alınacak kararların daha tutarlı ve etkili olmasını sağlar.
Ekran sürelerini düzenlemek bir “yasaklama” süreci değil; bir “denge kurma ve rehberlik” sürecidir. Bu yüzden öğretmen görüşmeleri de karşılıklı anlayış ve çözüm odaklılıkla yürütülmelidir.
Görüşmede şu konular gündeme getirilebilir:
Öğretmenlerden alınan geri bildirimler, evde planlanacak ekran kurallarına yön verir. Örneğin:
Bu şekilde hem evde hem okulda uyumlu bir sistem kurulmuş olur.
Ekran bağımlılığını azaltmak sadece ev ortamında yapılacak müdahalelerle sınırlı değil. Okuldan gelen gözlemler ve öğretmenlerin görüşleri; çocuğun ihtiyaçlarını daha iyi anlamanızı, sorunları erken fark etmenizi ve daha etkili çözümler üretmenizi sağlar.